Oxford’da geçen bir gün boyu Bursa’yı düşünmeden edemedim. Bursa Oxford değil ama Oxford da Oxford değil. Londra’dan bir saatte ulaşılan küçük şirin bir şehir Oxford. Bu küçük şehirde kendinden çok daha büyük bir üniversite yaşıyor. Bir sürü minik minik kampüsün toplamıyla oluşmuş “Tanrı ışığımdır” diyen dünyaca ünlü Oxford Üniversite’si. Oxford’a gelmeden önce insanın aklında yer eden o devasa şehir silüetlerinden çok farklı bir manzarayla karşılaşıyor insan. Karşınızda gerçeğe benzemeyen, tarihi dokusunu korumuş masalsı bir şehir var ama bu şehir beklediğinizden kat be kat küçük.
İngiltere’nin en güzel yanlarından birisi binaların ve tarihi eserlerin büyük bir dikkatle korunması. Böyle olunca şehirde her bir köşede başlı başına tarihi değeri olan pek çok yapı bulmak mümkün. Şehir doğayla bütünleşmiş ve organik şekilde büyümüş. Her şey iyi korunmuş bir de her şeyin reklamı ve tanıtımı iyi yapılmış. Oxford’daki öz bana bolca Bursa’yı anımsattı; Bursa acaba işlenmemiş bir Oxford mu?