Bazen bir şeylerin iyi olması için koca adımlar beklenir. Halbuki hayatımızdaki pek çok durumda ufak tefek değişikliklerle yaşam kalitemizi artırmak, daha iyi dinlenmek, çalışmak mümkün. Mesela yavaşlayan bilgisayarınızın sabit diskini SSD’ye terfi ettirmek. Evde terlik giymek, ofisiniz sıcaksa USB’den güç alan masaüstü mini bir soğutucu kullanmak. Sesten rahatsız oluyorsanız kulak tıkacı almak ya da uyurken ışıktan kaçmak için gece maskesi kullanmak. Beliniz ağrıyorsa koltuğunuza sırtlık takmak, masanızı ergonomik bir masayla değiştirmek. Bunlar ve daha pek çoğu. Sizi rahatsız eden bir alan seçip, acaba ne tür küçük bir adımla bunu daha iyi yapabilirim diye düşünün. Belki çözüm düşündüğünüzden çok daha kolaydır.
Similar Posts
İngilizce konuşarak öğrenilmez
Belki garip gelecek ama İngilizce konuşarak öğrenilmez. Bir slogan olarak baktığınızda konuşarak İngilizce öğren kulağa hoş geliyor ama bir eğitimci olarak baktığımda durum hiç de öyle değil.
Ben herkes değilim, herkes de ben değildir
Bazen nedense belli kararlarımızı yerleşmiş algı ve fikirler doğrultusunda alma gereği duyuyoruz ya da farklı bir şey yapınca herkes böyle yapıyor neden sen farklı yapıyorsun tepkisiyle karşılaşmak mümkün olabiliyor. Herkesin…
Bilim açık olmalı, bilim erişilebilir olmalı
İnternetin en güçlü yanlarından biri toplu halde çalışmayı, paylaşmayı ve fikir alışverişini kolaylaştırması. Böylesine bir arka planda yetişmiş bir birey olarak bir araştırma projesi için akademik makale taramak samanlıkta iğne…
Özel Bir Gün: 4 Milyon Ziyaret & 3 Eğitim
Bugün özel bir gündü. Hatta birkaç gündür gözüm sayaçtaydı. An itibariyle yıllar önce İngilizce alanında öğrendiklerimi ve tecrübelerimi paylaşmak için kurduğum Hüseyin Demirtaş ile İngilizce sitesi 4,010,141 ziyarete ulaştı yani 4 milyon sınırı geride kaldı. Ve ben de epeydir istenen 3 kurs kaydını tekrar açtım.
Özel ders sitelerinin sayısındaki patlama ve güven sorunu
Son zamanlarda fark ettiğim değişikliklerden biri de internette pek çok özel ders sitesinin türemesi oldu. Bu sitelerin bir kısmı kendi kadrosunu pazarlıyor bir kısmı ise ders arayanlarla ders verenleri bir araya getirdiğini söylüyor.
Akademisyenler nezaketsiz midir?
Aslında bu epey karmaşık bir soru. En kısa haliyle cevabı hem evet hem hayır. Haliyle herkes böyledir demek de doğru değil ancak genel algılar ve örnekler üzerinden bu konuyu ele almak istiyorum.